باب
التوقي في
الحديث عَنْ
رَسُول اللّه
صلى اللّه
عليه وسلم
3. RESULULLAH
S.A.V.'DEN HADİS RİVAYETİNDE TEVAKKİ (SAKINMA, ÇEKİNME VE İHTİYAT)
حَدّثَنا
أبو بَكْرِ بن
أبي شيبة،
حَدّثَنا مُعَاذُ
بن مُعَاذُ،
عَنْ ابْن
عَوْنٍ،
حَدّثَنا
مسلم البطين،
عَنْ إبراهيم
التيمي، عَنْ
أبيه، عَنْ عمرو
بن ميمون
قَالَ: ما
أخطأني ابْن
مَسْعُود
عشية خميس إلا
أتيته فيه.
قَالَ، فما
سمعته يَقُولُ
بشيء قط قَالَ
رَسُول اللّه
صلى اللّه
عليه وسلم:
فلما كان ذات
عشية قَالَ: قَالَ
رَسُول اللّه
صلى اللّه
عليه
وسلم:.((قَالَ،
فنكس. قَالَ
فنظرت إليه
فهو قائم
محللة أزرار قميصه،
قد اغرورقت
عيناه،
وانتفخت
أوداجه. قَالَ:
أو دون ذلك. أو
فوق ذلك. أو
قريباً مِن
ذلك. أو
شبيهاً بذلك.
هذا الحديث
قد انفرد فيه
المصنف. وفي
الزوائد:
إسناده صحيح،
احتج الشيخان
بجميع رواته.
Amr b. Meymun
r.a.’den şöyle söylediği rivayet edilmiştir; (Abdullah) İbn-i Mes'ud r.a. ile
her Perşembe günü akşamı buluşup görüşmeyi hiç kaçırmazdım. Her hangi bir şey
hakkında hiçbir kimseye “Kale Resulullahi Sallallahu Aleyhi ve Sellem dediğini
işitmedim. Yalnız bir akşam “Kale Resulullahi Sallallahu Aleyhi ve Sellem dedi.
(Kendisinin bir hadis rivayet edeceği beklenirken susuverdi) ve hemen başını
öne eğdi.Biraz sonra ona baktım ki (ne göreyim) gömleğinin ilikleri çözülmüş, gözleri
yaşlarla dolup taşmış ve boyun damarları şişmiş vaziyettedir. Biraz sonra,
Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem (öyle) veya aşağı, yahut yukarı, ya da
ona yakın yahut ta ona benzer buyurdu” dedi.
Bu hadis’i
sadece musannif (İbn-i Mace) rivayet etti. Zevaid de deniyor ki: Bu hadis’in
senedi sahih, ravileri Buhari ve Müslim’e göre hüccettirler
AÇIKLAMA: Abdullah İbn-i Mes'ud (R.A.) , Ashab'ın ileri gelen alimlerinden olduğu
gibi ilk müslümanlardan ve Peygamberin sohbetine hayatını vakfeden bir zat olduğu için hadis-i şeriflere
vukufiyeti her türlü takdirin üstünde olduğu halde hadis rivayetinde , nasıl
ihtiyatlı davrandığı ve bir hadis-i şerifte tek bir kelimenin eksik veya fazla
olmasından doğacak mes'uliyetin ağırlığını ne derece düşündüğünü bu hadis ravisi Amr b. Meymun
(R.A.) tarafından tasvir edilmektedir.
Ebu Amr-i Şeybani de demiştir ki: '' İbn-i Mes'ud'un
yanında bir yıl kaldım. Hiç kale Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) demez idi. Bir ihtiyaç halinde dediği zaman
vücudu bir titreme tutardı ve
''Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) böyle veyahut bunun gibi,
yahut buna yakın buyurdu'' derdi.
İbn-i Mes'ud
(R.A.) 'un bu ihtiyatı ve titizliği O'nun az hadis rivayetine vesile olmuştur.
Aynı zamanda O'nun bu yüce prensibi kendisinden ilim ve fazilet alan
tilmiz (talebe) leri ve bir çok muhaddis
için gayet güzel bir ilmi düstür haline gelmiştir.