76- HAVUZLAR
حَدَّثنَا
أَبُو مصعب
الَمْدني.
حَدَّثنَا عَبْد
الرَّحْمَن
بْن زَيْد بْن
أسلَمْ، عَنْ
أَبِيْهِ،
عَنْ عطاء بْن
يسار، عَنْ
أَبِي
سَعِيْد
الخدري؛ - أَن
الْنَّبِيّ
صَلى اللَّه
عَلَيْهِ وَسَلَمْ
سئل عَنْ
الحياض التي
بين مكة والَمْدينة.
تردها السباع
والكلاب
والحمر. وعن
الطهارة
مِنْهَا؟
فَقَالَ
((لَهَا مَا
حملت فِيْ بطونها.
ولنا مَا غبر.
طهور)).
فِيْ
الْزَوَائِدِ:
فِيْ إسناده
عَبْد الرَّحْمَن.
قَالَ فيه
الحاكم: روى
عَنْ
أَبِيْهِ أحاديث
موضوعة. قَالَ
ابْن الجوزيّ:
أجمَعَوا
عَلَى ضعفه.
Ebu Said-i Hudri
(r.a.)'den rivayet edildiğine göre: Nebi (Sallallahu aleyhi ve sellem)'e Mekke
ile Medine arasında bulunan ve yırtıcı hayvanların, köpeklerin ve eşeklerin
geldiği havuzların durumu ve onlardan taharet (abdest, gusül. necasetin
giderilmesi işini) yapmanın hükmü soruldu. Nebi (Sallallahu aleyhi ve sellem)
şöyle cevap buyurdu :
«O hayvanların
karınlarında taşıdıkları su, onlaradır. Kalan su, bizim içindir. Taharette
kullanılabilir.»
Not: Hadisin isnadındaki
ravi Abdurrahman'ın babasından mevdu hadisler rivayet ettiği El-Hakim
tarafından beyan edilmiş olduğu ve İbnü'l-Cevzi'nin; Alimlerin Abdurrahman'ın
zayıflığına icma ettiklerini söylediği Zevaid'de bildirilmiştir.
AÇIKLAMA :
Sindi, bu hadisin
açıklamasında der ki: Hadiste durumu sorulan havuzların suyu genellikle iki
kulle'den fazla olduğu için anılan hayvanların artığı sayılmaz. Veyahut
necaset, suyun evsafını değiştirmedikçe suyun temizliğine olumsuz yönden etkı
etmez. Bu iki nedenden birisi ile söz konusu havuzların suyu ile taharet
yapılacağı hükme bağlanmıştır. Hadis, yırtıcı hayvanların artığı olan suyun
temizliğine delalet etmez. Bil'akis bu ve benzeri hadisler ve bilhassa iki
kulleye ait (517 - 518 nolu) hadisler, yırtıcı hayvanların su artığının
necasetine delalet eder. Eğer bu artık temiz olsaydı az olsun çok olsun, suyun
artık olmasıyla pislenmiyeceği beyan buyurulacaktı.