DEVAM: 124- HAYIZLI
KADIN NASIL ĞUSÜL EDER BABI
حَدَّثَنَا
مُحَمَّد بن
بشار.
حَدَّثَنَا مُحَمَّد
بن جعفر.
حَدَّثَنَا
شعبة، عن
إبراهيم بن
مهاجر؛ قَالَ:
سمعت صفية
تحدث عن
عائشة؛ - أن
أسماء سألت رَسُول
اللَّهِ
صَلَى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَم عن
الغسل من
المحيض، فقال
((تأخذ إحداكن
ماءها وسدرها
فتطهر، فتحسن
الطهور، أو
تبلغ في
الطهور، ثم
تصب على رأسها
فتدلكه دلكا
شديدا، حتى
تبلغ شئون
رأسها. ثم تصب
عليها الماء.
ثم تأخذ فرصة
ممسكة فتطهر
بها، قالت:
كيف أتطهر
بها؟ قَالَ
((سبحان
اللَّه! تطهري
بها)) قالت: عائشة
((كأنها تخفي
ذلك)) تتبعي
بها أثر الدم.
قالت: وسأألته
عن الغسل من
الجنابة. فقال
((تأخذ إحداكن
ماءها فتطهر
أو تبلغ في
الطهور. حتى
تصب الماء على
رأسها فتدلكه
حتى شءون
رأسها. ثم تفيض
الماء على
جسدها)). فقالت
عائشة: نعم
النساء نساء
الأنصار! لم
يمنعهن الحياء
أن يتفقهن في
الدين)).
Aişe (r.anha)'dan
rivayet edildiğine göre şöyle söylemiştir :
(Ensar'dan şekel
kızı) Esma' (r.anha), hayızdan dolayı yapılacak ğusül keyfiyetini Resulullah
(Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'e sormuş, Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve
Sellem) de:
«Sizden birisi suyunu ve sidrini aldıktan
sonra abdest alır. abdestini güzelce alır veya abdestini mükemmel alır. Sonra
başına su dökerek, başını sıkıca ovalar. Ta ki, su başının kemiklerine ve saç
diplerine ulaşsın. Sonra vücuduna su döker. Daha sonra üzerine misk sürülmüş
bir pamuk veya bez parçası alarak, onunla temizlenir.» buyurmuştur. Esma
(r.anha) :
'Onunla nasıl
temizleneceğim? diye sormuş. Resul-i Ekrem (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) :
«Sübhanellahl
Onunla temizlen.» buyurmuştur. Aişe (r.anha) sözünü gizlercesine (Esma'ya
fısıldayarak):
Onu kanın
dokunduğu yere sür, demiş.
Aişe (r.anha)
demiştir ki: Esma' (r.anha). Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'e cünüblükten
dolayı (yapılan) gusül keyfiyetini de sormuş ve Resulullah (Sallallahu Aleyhi
ve Sellem) :
«Biriniz suyunu
aldıktan sonra, önce abdest alır, abdestini .güzelce alır veya abdestini
mükemmel alır. Nihayet başına su dökerek, başını iyice ovalar. Ta ki, su
başının kemiklerine ve saç diplerine ulaşsın. Sonra vücuduna su akıtır.»
buyurmuştur. Bunun üzerine Aişe (r.anha) :
'Şu Ensar
hanımları ne iyi hanımlardır. Haya, onları dini bilgileri edinmekten
alıkoymuyor.* demiştir."
AÇIKLAMA :
Nebi (s.a.v.)'e
soru soran Esma (r.anha), Aişe (r.anha)'nın kız kardeşi olan Esma değildir.
Müsliın'in bir rivayetinde belirtildiği gibi Ensar'dan Şekkel kızı olan Esı a
(r.anha)'dır. Hatib; Yezid kızı olan Esma (r.anha) olduğunu söylemişse de böyle
degildir. Müslim'den önce de Ebu Bekir bin Ebi Şeybe, kendi müsnedinde ve Ebu
Avane ile Ebu. Naim, kendi müstahreclerinde bu hatunun Şekel kızı olduğunu
söylemişlerdir. İbn-i Sa'd, Taberani, Barudi ve İbn-i Mendeh, Esma bint-i
Şekel'i ashab arasında zikretmişlerdir.
EI-Menhel
yazarı, hadisin açıklanması ile ilgili olarak aşağıdaki ma'lumatı verir:
''Herhalde Esma
(r.anha), en mükemmel ğusül şeklini sormuş olacak ki Nebi (s.a.v.), ğusül için
suyla beraber sidr'in alınmasını buyurmuştur. Çünkü ğusülde sidrin kullanılması
farz değildir. Keza ğusülden önce abdest almak ve misk sürülmüş parça kullanmak
farz değildir. Bu sebeble, bunların her hangi birisinin farz olduğunu ileri
sürerek, bu hadisi delil göstermek yanlış olur.
Sidr: Trabzon
hurması ağacına benzer. Bu ağacın yaprakları öğütülüp, sabun gibi temizleyici
olarak kullanılır.
Firsat: Pamuk
veya bez parçası olup, hayız kanının temizlenmesinde kullanılır.
Hadiste bu
parça ile temizlenme tavsiyesi yapılıyor. Hayız veya lahusalık halinden dolayı
yapılacak ğusülde evli olan ve olmayan bu kadının misk sürülmüş bu parçayı
kullanması müstahabtır. Misk bulunmadığı takdirde, başka esanslar kullanılır.
Hatta güzel kokulu maddeleri bulamayan kadının kerih kokuyu giderici çamur veya
benzerini kullanması müstahabtır. Hiçbir şey bulamazsa su kafidir.
Misk
kullanılması hikmeti hakkında ihtilaf olmuştur. Sahih ve meşhur kavle göre
gaye, kanın dokunduğu yere güzel koku sürmek ve kerih kokuyu gidermektir.
El-Maverdi bazı kimselerin:
Maksad çabuk
gebeliği sağlamaktır, dediğini hikaye etmişsede, Nevevi bu hikmeti zayıf veya
batıl olarak niteleyip şöyle demiştir:
Bunlarm dediği
gibi olsaydı misk sürmenin, kocası hazır olan kadınlara mahsus olması
gerekirdi. Hiçbir alimin böyle bir tahsis yaptığını bilmiyoruz. Hadislerin
mutlak oluşu, bunların sözlerini redd3der. Doğrusu şudur ki : Maksad, kan
dokunan yere güzel koku sürmek ve pis kokuyu gidermektir. Bu, evli olsun
elmasın, hayızdan veya lahusalıktan dolayı ğusleden her kadm için müstahabtır.
Esma (r.anha) misk
sürülmüş parçayla yıkanacağını sandığı için Nebi (s.a.v.)'e : Ben bununla nasıl
temizleneceğim? diye sormuştur. Nebi (s.a.v.) Esma (r.anha)'nın bu
istifhamından hayret ederek: ''Sübhanallah! Bununla temizlen işte'' diye
buyurmuş, bunun üzerine Aişe (r.anha) yalnız Esma (r.anha)'nın duyabileceği bir
ses tonuyla: 'Onu kan'ın dokunduğu yere
sür' diyerek meseleyi anlatmıştır.
Esma (r.anha),
cünüblükten ğusül durumunu da sorup öğrendikten sonra, Aişe, . onun dini
meseleleri öğrenmeye karşı gösterdiği titizliğe hayran kalmış, bilhassa
kadınlarla ilgili olup, haya edilen meseleleri öğrenmek için gayretini beğenmiş
ve Ensar kadınlarını öğmüştür.
HADİSTEN
ÇIKARILAN FIKIH HÜKÜMLERİ :
1- Bir şeye
hayret edildiği zaman; Sübhanallah, demek caizdir.
2- Avret
mahalliyle ilgili mes'elelerde kinayeli konuşmak gerekir.
3- Hayayı
gerektiren durum karşısında çekingenlik açığa vurulmalıdır.
4- Kişi, din
ile ilgili bilmediği hususları sormalıdır.
5-
Ğusledilirken, yıkamada mübalağa yapılmalıdır. Ovuşturmak da mübalağadan bir
parçadır.
6- Hayız'dan
ğusleden kadın vücudundan kanın dokunduğu bütün yerlere misk ve benzeri kokular
sürmelidir. Lohusa da hayızlı kadın gibidir.
7- Dini soru
soran kişi, verilen cevabı anlamadığı takdirde. cevab tekrarlanmalıdır.
8- Alimin
sözünü, onun huzurunda anlamayan kişiye anlatmak caizdir. Şu şartla ki : Bu
anlatış, alimin hoşuna gitsin.
9- Daha üstün
bir zatın huzurunda, onun kadar üstün olmayan ehil zatlardan ilim almak
caizdir.
10- Öğrenmek
isteyene karşı yumuşak davranılmalıdır.
11- Hadis,
Resul-i Ekrem (s.a.v.)'in üstün huyunu, yüce halimliğini ve büyük hayasını
ifade ediyor.