DEVAM: 12- İMAM'IN İLK
SEKTESİ BABI
حَدَّثَنَا
مُحَمَّد بْن
خالد بْن
خداش، وعلي
بْن الحسين
بْن أشكاب.
قالا:
حَدَّثَنَا
إسماعيل بْن
علية، عَن
يونس، عَن
الحسن؛ قال، قال
سمرة: -
حفظت سكتتين
في الصلاة.
سكتة قبل
القراءة،
وسكتة عند
الركوع. فأنكر
ذلك عليه
عمران بْن
الحصين.
فكتبوا إلى
المدينة إلى
أبي بْن كعب.
فصدق سمرة.
Hasen(-i Basri)
(r.a.)'den rivayet edildiğine göre: Semure (bin Cündüb) (r.a.)'in şöyle
dediğini söylemiştir:
Ben, kıraattan
önce bir sekte ve rüku' zamanı bir sekte olmak üzere namazda iki sekteyi Nebi
(Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'den hıfzettim/ İmran bin el-Husayn (r.a.), onun
bu sözünü kabul etmedi. Bunun üzerine (durumu) Medine'ye, Ubeyy bin Ka*b
(r.a.)'e yazdılar. Ubeyy (r.a.), Semure (r.a.)'ı tasdik etti.
AÇIKLAMA (844 ve 845): Semure
(r.a.)'in hadisinin ikinci metnini Ebu Davud ve Darekutni de rivayet
etmişlerdir. Babın başılığında ve hadiste geçen 'Sekte'den maksad, 'susmak
değil, açıktan okumaya ara vermektir. Çünkü varid olan rivayetler, Nebi
(s.a.v.)'in, sekte yaptığında dua ile meşgul olduğunu te'yid ederler.
EI-Menhel
yazarı sektelerle ilgili rivayet olunan müteaddit metinlerin açıklaması ile
ilgili olarak aşağıdaki malumatı vermiştir:
Semure (r.a.),
bazı rivayetlerde belirtildiği gibi bu sekteleri Nebi (s.a.v.)'den
hıfzetmiştir. Birinci sekte, Allahu Ekber diyerek namaz'a girildiğinde henüz
kıraata başlanmadan yapılırdı. Bu sekte, biraz uzunca idi. Çünkü bu sekte
esnasında Nebi (s.a.v.). varid olan dua ile meşgul olurdu. İkinci sekte,
kıraattan sonra ve rüku'ya varmak için tekbir alınmadan önce yapılırdı. Bu
sekte hafiftir. Çünkü kıraat ile rüku' tekbiri arasında bir ara verinceye ve
nefes alıncaya kadardı.
İmran bin
Husayn (r.a.), Tirmizi'nin rivayetinde belirtildiği gibi Semure bin Cündüb
(r.a.)'e:
Biz bir sekteyi
hıfzettik, diyerek iki sekte oluşunu kabul etmemiş, bunun üzerine Medine'de
bulunan Ubeyy (r.a.)'e yazdıkları mektubta, Semure (r.a.)'in anlattığı husus
hakkında bilgi istemişler; Ubeyy (r.a.) de Semure (r.a.)'i tasdik etmiştir.
(845 nolu)
Hadise göre sektelerin birincisi kıraat'a başlamadan öncedir. İkincisi de rüku'
tekbirinden öncedir.
844 nolu)
Hadisin sonunda ravi Said'in sorusu üzerine Katade (r.a.)'in verdiği cevaba
göre birinci sekte, diğer rivayette olduğu gibi kıraat'tan öncedir. İkincisi de
hadisin zahirine göre yine kıraat bittikten sonra ve rüku' tekbirinden öncedir.
Fakat Katade (r.a.) : -Bu- arada Fatiha bittiği zaman sekte olur.,. demiştir.
Katade
(r.a.)'in sözü iki manaya muhtemeldir;
1- Katade
(r.a.), kıraat'tan önce ve sonra olmak üzere iki sekte mahallini bildirdikten
sonra, üçüncü bir sekte mahallinin de bulunduğunu haber vermek istemiş ve bunun
yerinin de Fatiha ile sure arasında olduğunu belirtmiştir.
2- Katade
(r.a.), ikinci sekte mahallinin, Fatiha kıraatı bitiminde olduğunu kasdetmiş ve
bu maksadını; '...ğayril mağdubi alayhim veleddallin.' 'i okuduğu zaman,
demekle açıklamıştır.
Ebu Davud,
namazdaki sekteler hadisini müteaddit yollardan rivayet etmiştir. Bir rivayette
:
-Sektelerden
birisi, taharrüm tekbiri alındığı zaman, diğeri de Fatiha ve sure kıraatının
bittiği zamandır." denilmiştir. Başka bir rivayette:
''İkinci
sektenin yeri, Fatiha bittiği zamandır'' denilmiştir, Üçüncü bir rivayet. (844
nolu) rivayetimize benzer. Yukarıda işaret edildiği gibi bu rivayet, sekte
sayısının üçe çıkarıldığına muhtemeldir. Birincisi taharrüm tekbirinden
sonradır. İkincisi Fatiha ile sure arasındadır. Üçüncüsü de sure bittikten
sonradır.
Bu rivayetlerin
arasını şöyle bulmak mümkündür:
Nebi (s.a.v.)
namazda üç sekte yapardl. Birincisi taharrüm tekbirinden sonra, ikincisi
Fatiha'dan sonra. üçüncüsü sureden sonra idi. Semure (r.a.) bir defasında
sektelerin bir kısmını haber vermiş. bir başka zaman diğerlerini bildirmiştir,
İbn-i Ebi Şeybe (r.a.)'in kendi kitabında el-Hasan (r.a.)'dan rivayet ettiği şu
hadis, bu uzlaşmayı te'yid eder:
Peygamber
(s.a.v.)'in üç sektesi vardı:
İftitah
tekbirini aldığı zaman, Fatiha'ya başlayıncaya kadar; Fatiha'yı bitirdiği
zaman, sure'ye başlayıncaya kadar ve sure'yi bitirdiği zaman rüku yapıncaya kadar
(olan zamanlarda) idi.''
Alimlerin, bu
husustaki görüşleri:
Şafii, Ahmed
bin Hanbel, Evzai ve İshak, namazda üç sektenin müstahab olduğuna
hükmetmişlerdir:
Birinci sekte.
taharrüm tekbirinden sonra yapılır. O esnada iftitah duası okunur. Bu sekte.
imam. ona uyan ve tek başına namaz kılan için müstehabtır.
İkinci sektenin
yeri Fatiha'dan sonra ve sure'den öncedir.
Bu sekte, imam
için müstahabtır. Şafiiler ve Hanbeliler: İmam bu sekteyi yaparken, ona uyanlar
o esnada Fatiha'yı okusunlar ve bu sekteden gaye budur, demişlerdir.
Üçüncü sektenin
yeri. kıraat bittiği zaman ve henüz rüku'ya gidilmeden yapılır. Bundan maksad,
rüku' tekbiriyle kıraat arasında bir ara vermek ve namaz kılanın nefes
almasıdır.