DEVAM: 43- KABİRLER
ÜZERİNDE BİNA YAPMAK, KABİRLERİ KİREÇ İLE YAPMAK VE KABİRLER ÜZERİNDE YAZI
YAZMAKTAN NEHİY HAKKINDA GELEN HADİSLER BABI
حَدَّثَنَا
عَبْد اللّه
بْن سعيد.
حَدَّثَنَا
حفص بْن غياث،
عَن ابن جريج،
عَن سليمان
ابن موسى، عَن
جابر؛ قَالَ:
-
نهى رَسُول
اللَّهِ
صَلَى
اللَّهُ عَلَيْهِ
وَسلَّمْ أن
يكتب على
القبر شيء.
Cabir (r.a.)'den
şöyle demiştir: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) kabir üzerinde bir şey
yazılmasını yasaklamıştır.
قال السندي:
قال الحاكم
بعد تخريج هذا
الحديث في
المستدرك:
الإسناد
صَحِيْح. وليس
العمل عليه.
فإن أئمة
المسلمين من
الشرق إلى
الغرب يكتبون
على قبورهم.
وهو شيء أخذه
الخلف عن
السلف. وتعقبه
الذهبي في
مختصره: بأنه
محدث، ولم يبلغهم
النهي.
Not: Sindi
şöyle demiştir: Hakim bu hadisi el-Müstedrek'te rivayet ettikten sonra bunun
senedi sahihtir. Lakin tatbikat buna göre değildir. Çünkü doğudan batıya kadar
müslümanların önder alimleri, kabirler üzerinde yazılar yazdırırlar. Bu yazı
işi halef alimlerin selef alimlerden aldıkları bir şeydir, demiştir. Zehebi
ise; Muhtasar adlı kitabında Hakim'in sözüne karşılık olarak: Söz konusu yazma
işi sonradan icad edilmiştir. Yasaklama hadisleri o alimlere ulaşmamıştır,
demiştir.
AÇIKLAMA: Zevaid türünden olan bu hadisi notta da
belirtildiği gibi Hakim de rivayet etmiştir. Hadisin zahirine göre kabir
üzerinde yazı yazmak haramdır.
Sindi,
Tirmizi'nin şerhinde: Yasağın umumi olması muhtemeldir. Kabir sahibinin adı,
ölüm tarihi veya Kur'an-ı Kerim ile AIlah'ın isimlerinden bir şeyin
yazılmasının, bu yasağa girmesi muhtemeldir. Çünkü bu yazıların yere düşmesi ve
ayaklar altında kalması muhtemeldir, demiş; daha sonra nottaki Hakim ve
Zehebi'nin sözlerini nakletmiştir.
Şevkani
"en-Neyl"de: Kabirler üzerinde yazı yazmanın yasaklığına dair hadisin
zahirine göre ölünün ismini yazmak ile başka şeyleri yazmak arasında bir fark
yoktur. Bazı alimler, süsleme olmaksızın ölünün isminin yazılmasını caiz
görmüşlerdir. Bunu, Nebi (s.a.v.)'in Osman bin Maz'un (r.a.)'ın kabrine (1561
nolu hadiste belirtildiği gibi) işaret olarak taş koymasına kıyaslamışlardır.
Bu fetva, nassın hükmünün kıyasla hususlleştirilmesi ile hasıl olur. Cumhur
nass'ın böyle hususileştirilmesine hükmetmiştir. Bu fetva, nass karşısında
kıyas yapmak değildir. Ancak bu kıyasın sıhhatli olup olmaması mes'elesi
vardır, demiştir.
EI-Menhel
yazarı da şöyle demiştir: Dört mezheb imamı: Ölünlin adı, ölüm tarihi dahil
herhangi bir şeyin mezar üzerinde yazılması yasaktır, demişlerdir.
Bazı Hanefi
alimleri: Kabrin tanınması için ölünün isminin yazılmasında bir beis yoktur,
demişlerdir. Bu kavlin delili de Nebi (s.a.v.)'in (Osman bin Maz'un (r.a.)'ın
kabrine işaret olsun diye baş ucuna taş bırakmış olmasıdır
Hanefiler'in
bazı Fıkıh alimleri ise: Kabre ihtiyaç duyulduğunda uygun yazıların
yazılmasında beis yoktur, demişlerdir İbn-i Abidin: Kabre yazı yazılması nehiy
edilmiş ise de ameli icma' yazı yazılmasının caizliği hakkındadır, diyerek;
el-Hakim'in notta yazılı sözünü nakletmiş ve bunun, (1561 nolu) Enes bin Malik
(r.a.)'ın hadisi ile kuvvet bulduğunu belirtmiştir. İhtiyaç yokken yazı
yazılması caiz görülmemiştir
İhtiyaç halinde
yazı yazılmasını caiz gören alimlere göre hadisteki yasaklarna, ihtiyaç duyulmayan
hallere mahsustur.