DEVAM: 19- NİKAH
AKDİNİN HUTBESİ (NİN BEYANI) BABI
حَدَّثَنَا
بكر بن خلف.
أبو بشر.
حَدَّثَنَا يزيد
بن زريع.
حَدَّثَنَا
داود بن أبي
هند. حدثني
عمرو بن سعيد،
عن سعيد بن
جبير، عن ابن
عباس؛
-
أن النَّبِيّ
صَلَى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَم قَالَ:
((الحَمدُ
للَّه نحمده
ونستعينه
ونعوذ بالله
من شرور
أنفسنا ومن
سيئات
أعمالنا، من يهده
اللَّه فلا
مضل له، ومن
يضلل فلا هادي
له، وأشهد أن
لا إله إلا
اللَّه وحده
لا شريك له، وأن
محمداً عبده
ورسوله. أما
بعد)).
(Abdullah) bin
Abbas (r.a.)'dan rivayet edildiğine göre: Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
(hutbenin başında:)
الحَمدُ
للَّه نحمده
ونستعينه
ونعوذ بالله من
شرور أنفسنا
ومن سيئات
أعمالنا، من
يهده اللَّه
فلا مضل له،
ومن يضلل فلا
هادي له، وأشهد
أن لا إله إلا
اللَّه وحده
لا شريك له،
وأن محمداً
عبده ورسوله.
أما بعد
buyurdu.’'
Diğer tahric:
Nesai bu hadisi "Nikah akdedilirken müstehab olan sözler" babında
rivayet etmiştir.
AÇIKLAMA: Nesaideki'nin rivayetin baş kısmında şu ilave
vardır: "Bir adam bir şey hakkında Nebi (s.a.v.) ile konuştu. (Konuşmadanl
sonra Nebi (s.a.v.) şunu buyurdu."
Bu ilaveden
sonra buradaki hutbe rivayet olunmuştur. Oradaki rivayete göre Nebi (s.a.v.)
bir hayırlı işin başlangıcında bu hutbeyi irad buyurmuştur.
Nebi
(s.a.v.)'in Cuma hutbelerinin başında da bu mübarek sözleri buyurduğu Ebu Davud
,Tirmizi, ve Nesai'nin İbni Mes'ud (r.a.)'den rivayet ettikleri hadisten
anlaşılıyor. Bazı rivayetlerde bu hutbeye biraz ilave vardır.
Sindi, İbni
Abbas (r.a.)'ın hadisinin haşiyesinde, Nebi (s.a.v.) bu mübarek sözleri hutbede
buyurduğunu kaydetmiştir
Bu rivayetlerin
tümünden anlaşılıyor ki, Nebi (s.a.v.) Cuma ve Bayram hutbeleri olsun, nikah ve
başka işlere ait konuşmalar olsun Nebi (s.a.v.) hitabetlerinin başlangıcında bu
sözleri söyler, sonra konuya geçerdi.
Bu hadiste
anılan hutbenin bitimindeki; أما
بعد [emma ba’du]sözü,
konuşmanın başlangıcı ile asıl konuya girişi bir birinden ayırmak için Arap
dilinde kullanılması adet olan bir ifadedir. Bu nedenle bu ifadeye 'Fasl-ı
Hitab Edatı = Konuşmanın bir kısmını diğer bir kısmından ayırma edatı' denilir.
Bu ifade bazen
de konuşmanın bir konusundan diğer bir konusuna geçişte kullanılır. Bundan gaye
muhatabların dikkatini çekmektir.
Bu ifadenin
tercemesi "Bu söylenen sözlerden sonra söylenecek söze (veya yapılacak
işe) gelince" şeklinde yapılabilir. Türkçemizde bu ifade yerine bazen
"İmdi" kelimesi kullanılır. Hadis, her hayırlı işle ilgili yapılan
konuşmaya bu mübarek sözlerle başlamanın müstehablığına delaJet eder.