SÜNEN İBN-İ MACE

Bablar Konular Numaralar

KİTABU’L-TİCARAT

<< 2145 >>

3- TİCARETTE (GÜNAHLARDAN) SAKINMA BABI

 

حدّثنا مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ اللّهِ بْنِ نُمَيْرٍِ. حدّثنا أَبُو مُعَاويَةَ عَنْ الأَعْمَشِ، عَنْ شَقِيٍ، عَنْ قَيْسِ بْنِ أَبِي غَرَزَةَ؛ قَالَ: كنَّا نُسَمَّى، فِي عَهْدِ رَسُولُ اللّهِ صلى اللّهِ عليه وسلم السَّمَاسِرَةَ. فَمَرَّ بِنَا رَسُولُ اللّهِ صلى اللّهِ عليه وسلم فَسَمَّانَا بِاسْمٍ هُوَ أَحْسَنُ مِنْهُ فقال:

 - ((ياَ مَعْشَرَ التُّجَّارِ إنَّ الْبَيْعَ يَحْضُرُهُ اَلْحلِفَ وَاللَّغْوُ فَشُوبُوهُ بِالصَّدَقَةِ))

 

Kays bin Ebi Garaza (r.a.)'den; şöyle demiştir: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) hayatta iken biz (tacirlere)e simsarlar deniyordu. (bir gün) Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) biz (tacirler) 'e uğradaı ve bize bundan daha güzel bir isim vererek: «Ey tacirler topluluğu! Şüphesiz (çoğu zaman) alışverişte (yalan) yemin ve yararsız -boş- laf bulunur. Bunun için siz ona (yani alışverişe veya o yalan yemin ile edilen faydasız lafa) sadaka karıştırınız.»

 

 

Diğer tahric: Bu hadisi Ebu Davud, Tirmizi ve Nesai de rivayet etmişlerdir.

 

AÇIKLAMA: Tirmizi'nin rivayet ettiği metin mealen şöyledir: "Bize simsarlar denilirken (bir gün)' Resolullah (s.a.v.) çıkıp bize geldi ve «Ey tacirler topluluğu! Şüphesiz (çoğu zaman) şeytan ve günah, alışverişte hazır bulunurlar. Bunun için siz alış verişinize sadaka karıştırınız,» buyurdu.''

 

Hadiste geçen "Semasire" kelimesi simsar'ın çoğuludur. Simsar, satıcı ile alıcının arasına giren ve satışı gerçekleştirmeye çalışan kimseye denilir. Dilimizde de kullanılan bir kelimedir.

Tüccar kelimesi de tacir'in çoğuludur. Ravi tüccar kelimesinin daha güzel olduğunu ifade etmiştir.

 

Hattabi: Simsar kelimesi Arapça değil, yabancı bir kelimedir. O dönemde alışveriş işi ile meşgul olanların çoğu acem olduğu için bu kelime onlardan arapçaya geçmiştir. Tüccar kelimesi ise arapçadır. Bunun için ravi bu ifadeyi kullanmış, demiştir.

 

El-Kari: Hadisteki «Lağıv» kelimesinden maksad, ne din ne de dünya açısından hiç bir faydası olmayan laftır, demiştir.

 

Hadisteki "Half" veya ''Halıf" kelimesi yemin demektir. Yani satışta çoğu zaman çok yemin edilir veya yalan yemin edilir ki, bunların ikisi de hatadır.

 

Alışverişte yararsız laflar ve çokça yemin veya yalan yere yemin bulunduğundan dolayı alış verişe sadaka karıştırılması veya anılan laf ve yeminlere sadaka karıştırılması emredilmiştir. Çünkü sadaka Allah'ın gazabının ateşini söndürür.

Tirmizi bu hadisi rivayet ettikten sonra: Bu hadis hasen-sahihtir. Biz Kays (r.a.)'ın bundan başka merfü bir hadisini bilmiyoruz, demiştir.

 

Hulasa sahibi de 318. sahifede bu zatın Gıfar kabilesinden bir sahabi olduğunu, sünen sahibIerinin kendisinin hadisini rivayet ettiklerini ve ravisinin Ebu Vail olduğunu bildirmiştir.