SÜNEN İBN-İ MACE

Bablar Konular Numaralar

KİTABU’L-TİCARAT

<< 2261 >>

DEVAM: 50- ALTIN İLE GÜMÜŞÜ BİRİBİRİYLE MÜBADELE ETMEK (DEĞİŞTİRMEK) BABI

 

حدّثنا أَبُو إِسْحَاقَ الشَّافِعِيُّ إِبْرَاهِيمُ بْنُ مُحَمَّدِ بْنِ الْعَبَّاسِ. حَدَّثَنِي أَبِي عَنْ أَبِيهِ الْعَبَّاسِ بْنِ عُثْمَانَ بْنِ شَافِعٍ، عَنْ عُمَرَ بْنِ مُحَمَّدِ بْنِ عَلِيِّ بْنِ أَبِي طَالِبٍ، عَنْ أَبِيهِ، عَنْ جَدِّهِ؛ قَالَ: قَالَ رَسُولُ اللهِ صلى الله عليه وسلم:  ((الدِّينَارُ بِالدِّينَارِ، وَالدِّرْهَمُ بِالدِّرْهَمِ، لاَفَضْلَ بِيْنَهُمَا. فَمَنْ كَانَتْ لَهُ حَاجَةٌ بِوَرِقٍ، فَلْيَصْطَرِفْهَا بِذَهَبٍ. وَمَنْ كَانَتْ لَهُ حَاجَةٌ بِذَهَبٍ، فَلْيَصْطَرِفَهَا بِالْوَرِقِ. وَالصَّرْفُ هَاءَ وَهَاءَ)).

 

Ali bin Ebî Tâlib (r.a.)'âen rivayet edildiğine göre; Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu, demiştir: «Aralarında ağırlık farkı olmaksızın altın altınla, gümüş de gümüşle (değiştirilebilir). Gümüşe ihtiyacı olan bîr kimse, altın ını onunla değiştirsin. Altına ihtiyacı olan da, gümüşünü onunla değiştirsin. Sarf (yâni bu değiştirmelerin hepsi) şöyle olur: (Taraflardan birisi diğerine:) Al bunu, (diyerek vereceğini peşin verir) ve (diğeri de ona. Al bunu, (diyerek vereceğini peşin verir.)»

 

 

Diğer tahric: Hakim

 

AÇIKLAMA: Sünenimizden başka Kütüb-i Sitte'nin herhangi birisinde buna rastlayamadım. Ama Zevaid türünden olduğuna dair not da yoktur.

 

Malik'in hadisi altın ile gümüşün biribiriyle değiştirilebilmesi için ikisinin de peşin verilmesinin şart olduğuna, fakat ağırlıklarının ayni olmasının şart olmadığına ve birisinin veresiye olmasının faiz olduğuna delalet eder. Buhari'de ve başka rivayetlerde belirtildiğine göre Talha (r.anh)'ın Malik (r.anh)'den almak istediği altın yüz dinar idi ve Talha'nın bu altınları Malik'den alıp eli ile evirip çevirdiği belirtilmiştir. Ömer (r.anh)'ın müdahalesinde söylediği; "Veya Malik'in altınını kendisine geri vereceksin" sözü de Talha'nın altınları eline aldığına delalet eder. Cennetle müjdelenen 10 güzide sahabiden birisi olan Talha (r.anh) altın ile gümüş biribiriyle değiştirilirken ikisinin de peşin ve hazır olmasının şart olduğuna dair hükmü işitmediği ve böyle bir satışın meşru olduğunu zannettiği için bu muameleye girişmiş, sonra Ömer (r.anh) konu hakkındaki hadisi rivayet etmekle durumu bildirmiştir.

 

Talha (r.anh)'ın hizmetçisinin Gabe isimli köyde olduğu bazı rivayetlerden anlaşılmaktadır. Gabe, Medine-i Münevvere yakınında bulunan bir köydü. Bu yerde; Talha'nın hurmalığı ve malı olduğu Kastalani'de belirtilmiştir.

 

Nevevi bu hadisin şerhinde şöyle der: Rebevi (faizsel) iki mal mübadele edildiğinde bakılacak; Eğer ikisi faiz illetinde ortak iseler, mübadele esnasında her ikisinin teslim ve tesellümü şarttır. Birisinin veresiye olması halinde faiz olur. Bu hadis, buna delalet eder. Faiz illetinde ortak olan iki mal ayni cinsten olsun başka başka cinslerden olsun hüküm aynidir

 

(Nevevi'nin yukardaki sözlerini bir örnekle açıklayalım: Mesela: Altın ve gümüşün faiz illeti, bu malların alım satımlarının tartı usulü ile yapılmasıdır. Şu halde faiz illeti, altında ve gümüşte aynidir. Bu itibarla altın ve gümüş, faiz illetinde ortakdırlar. İki parça altın da faiz illetinde ortak sayılırlar. Gümüş de böyledir. Yani iki parça gümüş de faiz illetinde ortak sayılır. Çünkü bunların hepsinin mübayaası tartı usulü iledir. Altın ve gümüşteki faiz illetinin bu olduğu, Ebu Hanife'ye göredir. Şafii'ye göre bunların faiz illeti. bunların mübayaalarda nakid ve bedel olarak kullanılmasıdır. Bunlardaki faiz illetinin başka şeyolduğuna dair bilgiler 48. babta verilmiştir. Hülasa, bütün alimlere göre altın ve gümüşün faiz illeti aynidir. Şu halde altın altınla veya gümüşle mübayaa ve gümüş veya altınla mübayaa edildiği zaman satılan ve satın alınanın ikisinin de peşin verilmesi gerekir. Birisinin veresiye olması faizdir. Buğday, arpa, hurma ve bunlar gibi faizsel maddeler de böyledir. Bunların da faiz illeti aynidir. Şu halde buğday buğdayla veya arpayla mübayaa edildiğinde satılanın ve satın alınanın ikisinin de peşin olması şarttır. Aksi halde faiz olur.)

 

PEŞİN VERİLMESİ NASIL GERÇEKLEŞİR?

 

Malik ve arkadaşları bu hadisi delil göstererek: Altının altınla veya gümüşle, gümüşün de gümüşle veya altınla mübayaasında satış akdinin hemen arkasında satılan ile satın alınanın teslim ve tesellümü gerekir. Satış akdinden hemen sonra yapılmayıp da biraz ara verildikten sonra ve henüz taraflar satış akdinin yapıldığı yerden ayrılmamış iken teslim ve tesellüm yapılsa bile bu satış batıl ve faiz sayılır, demişlerdir.

 

Ebu Hanife, Şafii ve başka alimler: Teslim ve tesellümün, satış akdinin yapıldığı yerde ve taraflar biribirinden aynlmamış iken yapılması gerekir. Fakat satış akdinin hemen arkasında ve hiç ara vermeden yapılması şart değildir. Taraflar satış akdinden sonra biribirinden ayrılmadıkça. aradan bir iki veya daha fazla gün geçse bile teslim ve tesellüm yapılabilir ve faiz sayılmaz. Şu halde önemli olan husus, tarafların biribirinden ayrılmadan teslim ve tesellüm işini yapmalarıdır, demişlerdir. Bu hadis, Malik ve arkadaşları için delil olmaz. Talha (r.anh)'ın, Malik bin Evs (r.anh)'ın altınlarını teslim alması ve gümüşü bilahere ona vermesi teklifine gelince, Talha. diğer alım satımlar gibi bu nevi satışın mübah olduğunu zannetmişti. Ömer (r.anh) Peygamber (s.a.v.)'in hadisini okuyunca, Talha bu satış işini bıraktı." Nevevi'nin sözü bitti.

 

Ali (r.anh)'ın hadisine gelince, bundan çıkarılan hükümler şunlardır;

 

1. Altın ayni ağırlıktaki altmla, gümüş de ayni ağırlıktaki gümüşle satılabilir. Ancak satılan ile almanm ikisinin de peşin verilmesi şarttır.

 

2. Biribiriyle değiştirilmesi istenen altmların veya gümüşlerin ağırlıkları ayni olmayıp birisi diğerinden fazla olursa veya birisi veresiye olursa, yahut ikisi de veresiye olursa satış batıl olup faiz sayılır,

 

3. Altın, gümüşle satılmak istenirse veya gümüş, altınla satılmak istenirse, satılan ile satın alınanın ağırlıklarının eşit olması şart değildir. Birisi diğerinden tartı açısından fazla olabilir. Ancak satılan ile satın alınanın ikisinin de peşin verilmesi şarttır. Birisinin veya ikisinin veresiye olması faiz sayılır.

 

Hadisin sonundaki; ............. cümlesi hadiste geçen bütün alım satımlara şümullüdür. Yani altın, altınla veya gümüşle, keza gümüş, gümüşle veya altınla değiştirilirken satılan ile alınanın her ikisinin peşin verilmesi gereklidir.