17- HAK SAHİBİ (HAKKINI
İSTEMEKTE) BİR NÜFÜZA SAHİBTİR, BABI
حدثنا
ُمحمَّدُ
بْنُ عَبْدٍ
الأَعْلَى
الصَّنْعَانٍيُّ.
ثنا
مُعْتَمِرُ
بْنُ سُلَيْماَنَ
عَنْ
أَبِيهِ،
عَنْ حَنَشٍ،
عَنْ عٍكْرٍمَةَ،
عَن ابْنٍ
عَبَّاسٍ؛
قال: جَاءَ
رَجُلٌ
يَطْلُبُ
نَبِيَّ
اللّهِ صلى
الله عليه
وسلم بِدَينٍ،
أَوْ بِحَقٍّ.
فَتَكَلَّمّ
بِبَعْضِ الكَلاَمِ
فَهَمَّ
صَحَابَةُ
رَسُولِ
اللّهِ صلى
الله عليه
وسلم بِهِ.
فَقَالَ
رَسُولُ اللّهِ
صلى الله عليه
وسلم: ((مَهْ.
إنَّ صَاحِبَ
الدّيْنِ
لَهُ
سُلْطَانٌ
عَلَى
صَاحِبِهِ، حَتَّى
يَقْضِيَهُ)).
في الزوائد:
في إسناده حنش
وإسمه حسين
بْنُ قيس، أبو
عليّ
الرحبيّ،
ضعّفه أحمد و
إبن معين وأبو
حاتم وأبو
زرعة.
(Abdullah) bin
Abhâs (r.a.)'dan; Şöyle demiştir: Bir adam gelip Allah'ın Nebisi (Sallallahu
Aleyhi ve Sellern)'den bir alacak veya bir hak taleb etti de (yüce huzura
münâsib olmayan kaba) bâzı sözler söyledi. Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve
Sellem)'in sahâbîleri o adamın haddini bildirmek istediler. Bunun üzerine
Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem): «Susunuz, bırakınız. Çünkü kişi
borcunu ödeyinceye kadar alacak sahibinin onun üzerinde bir nüfuzu (yâni edep
çerçevesinde alacağını taleb etme hakkı) vardır.» buyurdu.
Not: Zevaid'de
şöyle denilmiştir: Bunun senedinde Haneş bulunuyor. Bu zatm ismi Huseyn bin
Kays Ebu Ali er-Rahbi'dir. Ahmed, İbn-i Main, Ebu Hatim ve Ebu Zur'a bunun
zayıflığını ifade etmişlerdir.
AÇIKLAMA: 2426’da