DEVAM: 19- KARZ (BORÇ
PARA VE MAL VERME FAZİLETİNİN BEYANI) BABI
حّدثنا
هِشَام بْنُ
عَمَّار. ثنا
إِسْمَاعِيلُ
بْنُ
عَيَّاشٍ.
حَدَّثَني
عُتْبَةُ بْنُ
حُمَيْدٍ
الضَّبِّيُّ
عَن يَحْيَى
بْنِ أَبِي إِسْحاقَ
الهُنَائِيِّ؛
قَالَ:
سَأَلْتُ أَنَسَ
بْنَ مَالِك:
الرَّجُلُ
مِنَّا
يُقْرِضُ
أَخَاهُ
المَالَ
فَيُهْدِي
لَهُ؟ قَالَ: قاَلَرَسُولُ
اللهِ صلى
الله عليه
وسلم :((إذا
أَقْرَضَ
أَحَدُكُمْ
قَرضاَ
فَأهْدَى لَهُ،
أَوْ
حَمَلَهُ
عَلَى
الدَّابَّةِ،
فَلاَ
يَرْكَبْهَا
وَلاَ
يَقْبَلْهُ.
إِلاَّ أَنْ
يَكُونَ
جَرَى
بَيْنَهُ وَ
بَيْنَهُ
قَبْلَ
ذلِكَ)).
في الزوائد:
في إسناده
عتبة بْنُ
حميد الضبيّ،
ضعفه أحمد
وأبو حاتم.
وذكره ابن
حبان في الثقات.
ويحيى ابن أبي
إسحاق، لا
يعرف حاله.
Yahya bin Ebî
îshâk el-Hünâi'den; Şöyle demiştir: Ben Enes bin Mâlik (r.a.)'a şunu sordum:
Bizden bir adam, (din) kardeşine mal ikraz eder (yâni mislini geri almak üzere
bir mal verir). Sonra malı alan kişi, ikraz edene bir hediye verir? Enes dedi
ki: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: «Biriniz bir
mal ikraz edip sonra malı alan şahıs ikraz edene bir hediye verdiği veya onu
bineğine bindirmek istediği zaman sakın o bineğe binmesin ve o hediyeyi kabul
etmesin. Meğer ki, ikraz işinden önce bunlar arasında bu nevi iş cereyan etmiş
ola.»
Not: Zevaid'de
şöyle denilmiştir: Bunun senedinde Utbe bin Humeyd ed•Dabbi bulunuyor. Bu
raviyi Ahmed ve Ebu Hatim zayıf saymışlar ve İbn-i Hibban ise onu sikalar
arasında anmıştır. Ravi Yahya bin Ebi İshak'ın hali de mechuldür.
AÇIKLAMA: Zevaid türünden olan bu hadisi Beyhaki de rivayet etmiştir. Hadis, İkraz
işlemi suretiyle alacaklı durumda olan tarafın borçlu olan taraftan hediye ve
benzeri yolla yararlanmasını yasaklıyor. Ancak ikraz işleminden önce taraflar
arasında hediyeleşme ve benzeri yardımlaşma cereyan edip adet haline gelmiş
ise, yani sözü edilen yararlanmanın ikraz işlemi ile hiç ilgisi yok ise
alacaklının borçlu tarafından verilen hediyeyi kabul etmesi, bineğine binmesi,
keza yükünü taşıtması caiz kılınıyor. El-Alkami: Hadisteki yasaklama tenzihen
mekruhluk manasına yorumlanmıştır. Yani takvaya en yakışanı alacaklının
borçlusundan hediye almaması ve bir menfaat sağlamamasıdır, demiştir.
El-Hafni de:
Alacaklıya hediye vermek, onu bildirmek, yükünü taşıtmak gibi menfaatlar ikraz
akdi yapılırken şart koşulursa, faiz olur. Dolayısıyla hadisteki yasaklama
haramlık anlamına yorumlanır. İkraz akdinde böyle bir şart koşulmamış ise bu
yasaklama. tenzih ve takva anlamına yorumlanır, demiştir.
Para veya başka
bir şeyi borç olarak verip bunun karşılığında mukriz'e yani verene bir
menfaatın şart koşulması faiz sayılır. Çünkü ''Muknz'a menfaat sağlayan her
nevi borç faizdir'' mealinde hadis vardır. İkraz akdinde böyle bir şart
koşulmadığı gibi taraflarca düşünülmemiş ve böyle bir amaç güdülmemiş iken
sonradan borçlu taraf borcunu öderken fazlasıyla ödemesi veya aldığı şeyden
daha iyisini iade etmesi meşrüdur.
Abdurrahman
el-Cezeri de el-Fıkıh Ale'l-Mezahib adlı kitabının Karz bölümünde İkraz ile
ilgili gerekli bilgi vermiştir. Mukriz'e yarar sağlama konusu ile ilgili olarak
dört mezhebin görüşünü özetle şöyle anlatır:
1. Hanefi
mezhebine göre bir menfaat karşılığı bir kimseye bir şeyi borç olarak vermek
mekruhtur. İkraz akdi yapılırken böyle bir şart koşulduğu takdirde hüküm budur.
Fakat böyle bir şart koşulmamış iken borçlu taraf borcunu öderken aldığından
daha iyisini veya fazlasıyla verirse bunda bir sakınca yoktur. Borçlunun
alacaklıya bir hediye vermesi de caizdir. Ancak takvaya en uygun olanı bundan
sakınmaktır.
2. Şafii'ye
göre mukriz'e her hangi bir menfaat sağlayan borç akdi geçersizdir. Yani borç
akdi yapılırken mukriz'e herhangi bir yarar sağlayan bir şart'ın koşulması
ıkraz akdinin bozulmasına sebebiyet verir. Mesela alınan malın daha
kalitelisinin veya mikdarca fazlasının verilmesi şart koşulmuş ise ikraz akdi
geçersizdir. Fakat böyle bir şart koşulmadığına rağmen borçlu tarafın borcunu
öderken aldığından fazla mikdarı veya aldığından daha üstün olanını vermesi
güzel bir şeydir.
3. Malikiler'e
göre İkraz akdi yapılırken mukriz'e herhangi bir menfaat sağlayan bir şartı
koşmak haramdır. Keza mukriz'in (borç verenin) muktarız yani borç alandan
hediye alması haramdır. Fakat taraflar arasında hediyeleşme adeti İkraz
işleminden önce var idiyse veya İkraz işleminden sonra taraflar arasında kız
alıp verme akrabalığı gibi bir ilişki kurulursa alacaklının borçludan hediye
kabul etmesinde bir sakınca yoktur. Sırf İkraz nedeniyle hediye almak ise
mutlaka haramdır.
4. Hanbeliler'e
göre İkraz akdi yapılırken alacaklıya herhangi bir menfaatı sağlayıcı bir
şartın koşulması caiz değildir. Mesela alacakIının borçlunun evinde ücretsiz
veya ucuz bir ücretle oturması veya bir hediye alması gibi.