20- KUR'A İLE HÜKÜM
VERMEK BABI
حدّثنا
نَصْرُ بْنُ
عَلِيٍّ
الجَهْضَمِيُّ،
وَمُحَمَّد
بْنُ
المُثَنَّى.
قَالا: ثنا عَبْد
الأَعْلَى.
ثنا خَالِد
الحَذَّاءُ،
عَنْ أَبِي
قِلاَبَةَ،
عَنْ أَبِي
المُهَلَّبِ،
عَنْ
عِمْرَانَ
بْنِ
حُصَيْنٍ؛
أَنَّ رَجُلاً
كانَ لَهُ
سِتَّةُ
مَمْلُوكِينَ.
لَيْسَ لَهُ
مَالٌ عَيْرُ
هُمْ.
فَأَعْتَقَهُمْ
عِنْدَ
مَوْتِهِ.
فَجَزَّأَهُمْ
رَسُولُ
اللَهِ .
فَأَعْتَقَ
اثْنَيْنِ
وَأَرَقَّ
أَرْبَعَةً.
İmrân bin Husayn
(r.a.)'den; Şöyle demiştir: (Ensârdan) bir adamın altı kölesi vardı. Ve bundan
başka malı yoktu. Adam öleceği zaman bunların hepsini azadladı. Sonra (durumdan
haberdar edilen) Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) (köleleri çağırttı
ve) onları (üçe) böldü. (Aralarında kur'a çekti. Kur'ayı kazanan) iki köleyi
azadladı ve (kalan) dört kölenin kölelik hükmünü İbka eyledi.
Diğer tahric:
Bu hadisi Müslim, Tirmizi, Ebu Davud ve Nesai de rivayet etmişlerdir.
AÇIKLAMA: Parantez içindeki ifadeler diğer rivayetlerden alınmadır. Tirmizi bu
hadisi rivayet ettikten sonra: İlim ehlinin bazısı bu hadisle amel etmişlerdir.
Malik, Şafii, Ahmed ve İshak'ın kavli de böyledir. Bunlar, bu meselede ve başka
meselelerde kur'a ile hüküm edilmesi görüşündedirler. Kufe ehlinden ve
başkalarından bir kısım ilim ehli ise kur'a ile amel etmeyerek demişler ki, bu
meselede her kölenin üçte birisi azadIanmış sayılır ve ölünün mirasçıları
kölelerin her birisinin değerinin üçte ikisinden kazanç sağlamaya çalışırlar,
diye bilgi vermiştir.
Tuhfe yazarı da
bu hadisin şerhinde özetle şöyle der: "Ölüm hastalığında yapılan
azadiamanın, ilgilinin terekesinin üçte birisinden infaz edilmesinin
gerekliliği bu hadisten anlaşılmaktadır. Bunun sebebi de terekede mirasçıların
hakkının varlığıdır. Hibe ve benzeri teberrular da azadlamak gibidir.
(Bilindiği gibi vasiyet de böyledir. Yani kişi ölüm döşeğinde iken malının
ancak üçte birisinden teberru. azadiama ve vasiyet edebilir. Malının üçte
birisinden fazla olan bu gibi tasarruf ve vasiyetinin geçerliliği mirasçıların
tasvibine bağlıdır.
Buhari Şahadat
kitabının bir babını müşkil meselelerde kur'a çekme konusuna ayırmış ve bu
babta bir kaç hadis rivayet etmiştir. Rivayet ettiği hadislerin hepsi kur'anın
meşruluğuna delalet eder.
El-Hafız da:
Kur'a usulünün meşruluğu hususunda ihtilaf vardır. Cumhur, kur'a usulünün bazı
meselelerin çözümlenmesinde meşruluğuna hükmetmiştir. Hanefiler'in bir kısmı
ise buna karşı çıkmışlardır. İbnü'l-Münzir Ebu Hanife'nin de kur'a ile
hükmettiğini nakletmiştir. Buhari'ye göre müşkil meselelerde kur'a usulü
uygulanır. Bazıları ise şöyle demişlerdir: İki veya daha çok kimselerin hakkı
sabit olduğu bir meselede, hak sahipieri arasında niza bulunduğu takdirde bu
nizaın halli için kur'aya baş vurulur. İsmail el-Kadı: Bazı Kufe alimlerinin zan
ettiği gibi kur'a usulünde herhangi bir hakkın iptal edilmesi, diye bir şey
yoktur. Ancak şu var: Ortaklar arasında taksimat yapıldığı zaman kıymet takdiri
yoluyla taksimatı denk yapmaları gerekir. Her ortağın müteaddit mallarda
bulunan dağınık hakkı birleştirilir ve hisseler böylece ayrı ayrı bölümlerde
toplatıldıktan sonra ortaklar arasında kur'a çekilir. Her ortak kur'ada
kendisine isabet eden payı alır. Kur'a usulünün sağladığı fayda bir ortağın
istediği bir malı seçmesini önlemektir. Çünkü birisi bu malı seçip diğeri de
ayni malı seçmekte israr ederse aralarında niza çıkar. İşte kur'a böyle
nizaları da önlemiş olur.
Kur'aya eşit
haklarda ya da mülkiyet hakkının tayin ve tesbiti hususunda uygulanır. Eşit
haklarda uygulanan kur'a örneklerinden bazıları şunlardır:
1. Halifelik
hakkında eşit olanlar.
2. Namaz
kıldırmak veya ezan okumak husüsunda eşit olanlar.
3. Ölüyü
yıkamak veya cenaze namazını kıldırmak için eşit derecede ölüye yakın olanlar.
4. Kadının nikahını
kıymakta eşit derecede olan velileri.
5. Namazda
birinci saf'a geçmek isteyenler.
6. Sebil olan
han ve otelde konaklamak isteyenler.
7. Birden fazla
kadınla evli erkeğin yolculuğa bunlardan birisini götürmek için.
Mülkiyet
hakkının tayin ve tesbiti için yapılan kur'a örnekleri:
1. Ölüm
döşeğinde iken adamın yaptığı vasiyette, azadIanmalarını isliediği kölelerin
onun terekesinin üçte birisinden fazla olması hali.
2. Ölüm
döşeğinde iken azadIadığı köleler, onun terekesinin üçte birisinden fazla
olması hali.
3. Ortaklar
arasında yapılacak taksimatta hisselerin denkleştirilmesi neticesinde yapılan
kura, diye bilgi vermiştir."
Nevevi de:
AzadIama ve benzeri meselelerde kur'a usülünün meşrüluğuna hükmeden Malik,
Şafii, Ahmed, İshak, Davud, İbn-i Cerir ve Cumhür için bu hadis delildir.
Bunlara göre bir kimse ölüm hastalığında kölelerini azadlasa veya azadIanmasını
vasiyet etse ve kölelerinin tutarı onun malının üçte birisinden fazla ise
malının üçte birisi hesaplanacak ve buna göre köleler bölümlere ayrılacak,
sonra köleler arasında kur'a çekilecek kur'ayı kazanan köleler azadIanır. Kalan
kölelerin köleliği devam eder.
Ebu Hanife,
Şabi, Nahai, Şüreyh, el-Hasan ve İbnü'l-Müseyyeb: Kur'a usülü batıldır, her
köleden kendisine düşen hisse azadIanır. Kalan kısmı kölelikte kalır ve
mirasçılar bu oranda köleyi çalıştırıp ondan yararlanırlar, demişlerdir. Fakat
bu hadis ve başkaca bir çok hadis bu grubun görüşünü reddeder. Özellikle bu
hadiste bulunan: "Resul-i Ekrem bu altı köleden iki tanesini azadIadı ve
kalan dört kölenin köleliğinin devamına hükmetti" ifadesi bu görüşü açıkça
reddeder, demiştir.