DEVAM: 6- MAZERET
KENDİSİNİ CİHAD'DAN ALIKOYAN KİMSE (HAKKINDA GELEN HADİSLER) BABI
حدّثنا
أَحْمَدُ
بْنُ
سِنَانٍ، ثنا
أَبُو مُعَاوِيَةَ
عَنِ
الأَعْمَشِ،
عَنْ أَبِي سُفْيَانَ،
عَنْ
جَابِرٍ؛
قَالَ: قَالَ
رَسُولُ
اللهِ صلى
الله عليه
وسلم ((إِنَّ
بِالْمَدِينَةِ
رِجَالاً، مَا
قَطَعْتُمْ
وَادياً،
وَلاَ
سَلَكْتُمْ طَرِيْقاً،
إِلاَّ
شَرِكُوكُمْ
في الأَجْر. حَبَسَهُمُ
الْعُذْرُ)). قَالَ
أَبُو عِبْدِ
اللهِ ابْنُ
مَاجَةَ: أَوْ
كَمَا قَالَ.
كَتَبْتُهُ
لَفْظَاً.
Câbir (bin
Abdillah) (r.a.)'dan rivayet edildiğine göre; Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve
Sellem) föyle buyurdu, demiştir: «Medine'de bir takım erkekler var ki,
geçtiğiniz her derede ve yürüyüş yaptığınız her yolda şüphesiz onlar (bu savaşa
âit) sevâpta sizlere ortak oldular, mazeret, onları (savaşa katılmaktan) alıkoydu.»
(Müellifimiz)
Ebû Abdillah bin Mâcete dedi ki: (Hadîs'in metni ya böyledir) veya Resül-i
Ekrem (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in buyurduğu gibidir. Ben bu hadîsin
metnini aynen yazdım.
AÇIKLAMA: Enes (r.a.)'ın hadisini Ebu Davud da az bir değişiklikle rivayet
etmiştir. Ordaki rivayete göre meşru mazeretleri nedeniyle savaşa katılamayıp
Medine-i Münevvere'de kalanlar, savaş seferine katılan sahabilerin harcadıkları
malın sevabını da kazanmışlardır.
Cabir (r.a.)'ın
hadisini Müslim ve İbn-i Hibban da rivayet etmişlerdir. Buhari de ta'likan
nakletmiştir.
Müellifimiz bu
hadisi rivayet ettikten sonra, bunu şeyh'inden rivayet ettiği şekilde yazdığını
belirtmekle beraber bir ihtiyat olmak üzere "Veya Resül-i Ekrem
(s.a.v.)'in buyurduğu gibidir.'' sözünü söylemiştir. Bu sözü söylemek bir çok
alimlerce prensip haline getirilmiştir. Bundan amaç, manevi mes'uliyet'ten
kurtulmaktır. Çünkü Resul-i Ekrem (s.a.v.)'in bir hadisini rivayet ederken en
ufak bir hataya düşmernek gerekir. Bu noktayla ilgili bilgiler Sünenimizin
başlangıç kısmında verilmiştir.
Tebuk savaşına
katılamadıkları halde bu sefere katılan mücahidler gibi sevaba eriştikleri
bildirilen Medine-i Münevvere'deki erkek sahabilerin mazeretlerinin hastalık
olduğu, Müslim'in bir rivayetinde belirtilmiştir. Fakat hadis şarihleri bu
mazeretin yanında mali veya bedeni güçsüzlük mazeretinin de bulunduğunu diğer
bazı rivayetlerden yararlanarak nakletmişlerdir.
Nevevi,
Cabir'in hadisinin şerhinde: Bu hadis, hayır işlerine niyet etmenin faziletine
ve savaşa ya da başka ibadete katılma kararında olmakla beraber meydana gelen
bir meşru mazeret nedeniyle katılamayan kimsenin katılmışcasına sevab
kazandığına delalet eder, demiştir.
Medine-i Münevvere'de
kalan özürlü sahabilerin, mücahidlerin sevabına ortak olmalarının manası,
mücahidlerin sevabından hiç bir şey eksilmeden bunun bir mislinin onlara ihsan
edilmesidir.