32- ESİRLERİ FİDYE
KARŞILIĞINDA KURTARMAK BABI
حدّثنا
عَلِيُّ بْنُ
مُحَمَّدٍ وَ
مُحَمَّدُ
بْنُ
إِسْمَاعِيْلَ؛
قَالاَ: ثنا
وَكِيعَ عَنْ
عِكْرِمَةَ
بْنِ
عَمَّارٍ،
عَنْ إيَاسِ
بْنِ
سَلَمَةَ
بْنِ الأَكِوَعِ،
عَنْ
أَبِيهِ؛
قَالَ:
غَزَوْنَا،
مَعَ أبِي
بَكْرٍ،
هَوَازنَ،
عَلَى عَهْدِ
رَسُولِ
اللهِ صلى
الله عليه
وسلم. فَنَفَّلَنِي
جَارِيَةً
مِنْ بَنِي
فَرَارَةَ،
مِنْ
أَجْمَلِ
الْعَرَبِ،
عَلَيْهَا
قِشْعٌ لَهَا.
فَمَا
كَشَفْتُ
لَهَا عَنْ
ثَوْبٍ حَتَّى
أَتَيْتُ
الْمَدِيْنَةَ.
فَلَقَيِني
الْنَّبِيَّ
فِي
الْسُوقِ،
فَقَالَ:
((لِلّهِ
أَبُوكَ! هَبْهَا
لِي))
فَوَهَبْتُها
لَهُ.
فَبَعَثَ بِهَا.
فَفَادى
بِهَا
أُسَارَى
مِنْ أُسَارَى
الْمُسْلِمِينَ،
كَانُوا
بِمَكَّةَ.
Seleme bin
el-Ekva (r.a.)'dan; Şöyle demiştir: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
hayatta iken biz Ebû Bekir (r.a.l'in beraberinde (yâni emrinde) Hevâzin
(kabilesi) savaşına gittik. (Kumandanımız) Ebû Bekir Benî Fezâre (kabilesin)
den olup Arabların en güzellerinden bir genç kızı bana ganimet payımdan ayrı
olarak verdi. Kızın üstünde eski bir kürk vardı. Ben Medîne-i Münevvere'ye
gelinceye kadar kızın elbisesini açmadım (yâni ona hiç yaklaşmadım). Sonra Nebi
(Sallallahu Aleyhi ve Sellem) çarşıda bana rastladı ve yemin ederek:
O kızı bana hibe
et, buyurdu. Ben de kızı O'na hibe ettim. Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) o
kızı göndererek? Mekke'de esîr tutulan müslümanları serbest bıraktırmak için
onu fidye olarak verdi.
Daha geniş
hali: Müslim, cihad; Ebu Davud, cihad da geçmektedir.
AÇIKLAMA: Bu hadisi Müslim ve Ebu Davud da rivayet etmişlerdir. Hadiste geçen
"Kışı" eski kürk manasına yorumlandığı gibi deriden mamul elbise
manasına da yorumlanmıştır. Seleme (r.a.) "Ben Medine'ye gelinceye kadar
kızın elbisesini açmadım" sözü ile ona cinsel ilişkide bulunmadığını
kasdetmiştir. Seleme'nin Medine-i Münevvere'ye vardıktan sonra kızı Peygamber
(s.a.v.)'e hibe edinceye kadar da kıza yaklaşmadığı Müslim ile Ebu Davud'un
rivayetinde belirtilmiştir. Yine Müslim ile Ebu Davud'un rivayetlerinde bu
kızın, annesiyle beraber esir edildikleri ifade edilmiştir. O iki rivayete göre
eski kürk veya deriden mamul elbise kızın annesinin üstünde idi. Rivayetler
arasında zahiren görülen ihtilafı bertaraf etmek için bu elbise veya eski
kürkün hem annenin hem de kızın üstünde olması mümkündür, denilebilir.
HADİSTEN
ÇIKARILAN HÜKÜMLER
1. Kumandan
mücahidlerden herhangi birisine ganimet hissesinden ayrı olarak ganimet
malından bir mikdar verebilir. Buna Tenfil denilir. Müslim ile Ebu Davud'un
rivayetlerine göre Seleme bu kızın dahil olduğu bir topluluğu kendi eliyle esir
etmişti. Böyle bir başarı gösteren mücahide kumandan takdir ettiği bir mikdar
ganimet malını hisseden ayrı olarak verebilir. Tenfil yoluyla verilen meblağın
o mücahidin ganimet hissesine mahsub edilmesi görüşünde olan ilim ehli bu
hadisi de bu yolda yorumlarlar.
2. Hadiste
geçen; "Baban Allah içindir" sözünün yemin hükmünde olduğu Ebu'l-Baka
tarafından ifade edildiğinden tercemede bu yorumu dikkate aldım. Yeminlerle
ilgili geniş bilgi sünenimizin 11. kitabından geçen hadisler bölümünde
verilmiştir. Şunu söyleyeyim: Hadis böyle söz söylemenin caizliğine delildir.
3.
Müslümanlardan esir edilenleri fidye karşılığı kurtarmak meşrudur.
4. Esir edilen
müslüman erkeklerin esir tutulan kafir kadınlarla mübadelesi meşrudur.
5. Düşmandan
esir edilen kadın ile yetişkin kızını birbirinden ayırmak caizdir. (Bu hüküm
Müslim ile Ebu Davud' un rivayetinden çıkarılırJ Nevevi, bu hususta alimler
arasında ihtilaf olmadığını beyan etmiştir.
6. Müslümanlardan
esir tutulanları esaretten kurtarmak veya müslümanların genel yararlarını
gerçekleştirmek için Devlet başImm, mücahidlerden fedakarlık ve elde etmiş
oldukları ganimet malından bir mikdarını hibe mahiyetinde isteyebilir. Bu
istek, yeni müslüman olmuş mühtedileri İslamiyet'e ısındırmak gayesiyle bunlara
verilmek için de olabilir. H u n e y n ganimet malında bu uygulama olmuştu.
EBU DAVUD RİVAYETİ VE İZAH İÇİN BURAYA
TIKLAYIN
MÜSLİM RİVAYETİ İÇİN BURAYA TIKLAYIN