93- İHRAMLI KİMSE
KENDİSİ İÇİN AVLANILMADIĞI ZAMAN AV HAYVANI ETİNDEN YİYEBİLECEĞİ (NİN BEYANI)
BABI
حدّثنا
هِشَامُ بءنُ
عَمَّارٍ.
حدّثنا سُفْيَانُ
بْنُ
عُيَيْنَةَ
عَنْ يَحْيَى
بْنِ سَعِيدٍ،
عَنْ
مُحَمَّدِ
ابْنِ
إِبْرَاهِيمَ
التَّيْمِيِّ،
عَنْ عِيسى
بْنِ
طَلْحَةَ،
عَنْ طَلْحَةَ
بْنِ
عُبَيْدِ
اللهِ؛ أنَّ
النَّبِيَّ
صلى الله عليه
وسلم
أَعْطَاهُ
حِمَارَ وَحْشٍ،
وَأَمَرَهُ
أَنْ
يُفَرِّقَهُ
فِي الرِّفَاقِ،
وَهُمْ
مُحْرِمُونَ.
في الزوائد:
رجال إسناده ثقات.
في الأطراف:
قال يعقوب بن
شيبة: ذها
الحديث لا
أعلم رواه
هكذا غير
ابْنِ عيينة.
وأسحبه أراد
أن يختصره
فأخطأ فيه.
وقد خالفه
الناس جميعا.
فقالوا في
حديثهم: فأمر
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم أبا بكر
أن يقسمه في
الرقاب وهم
محرمون.
Talha bin
Ubeydillah (r.a.)'den rivayet edildiğine göre: Nebi (Sallallahu Aleyhi ve
Sellem) ona bir yabanî eşek vererek arkadaşlar arasında ihramda bulundukları
halde taksim etmesini emretmiştir.
Not: Zevaid'de
şöyle denilmiştir: Bunun senedinin ravileri sıka (güvenilir) zatlardır.
El-Etraf'ta şöyle denilmiştir: Yaküb bin Şeybe demiş ki: Bu hadisi, İbn-i
Uyeyne'den başka bir kimsenin bu şekilde rivayet ettiğini bilmem. İbn-i
Uyeyne'nin bunu kısaltmak istediğini ve kısaltayım derken hataya düştüğünü
sanıyorum. Halkın hepsi ona muhalefet ederek rivayetlerinde şöyle demişlerdir:
''Sonra Resulullah (s.a.v.) Ebu Bekr'e o yabani eşeği arkadaşlar arasında,
ilmimda bulundukları halde taksim etmesini emrettİ.''
AÇIKLAMA: Bu hadis Zevaid nevindendir. Notta Yakub bin Şeybe'nin işÜret ettiği hadis,
Malik, Ahmed, Nesai ve Beyhaki tarafından rivayet edilen el-Behzi'nin şu
mealdeki hadisidir: Bu meal Malik ve Nesai'nin rivayet ettikleri metne göredir:
''... EI-Behzi (Yezid bin Ka'bl (r.a.)'den rivayet edildiğine göre şöyle
demiştir: Resülullah (s.a.v.) Mekke'ye gitmek üzere yola çıktı ve ihramlı idi.
Nihayet be raIJerindekilerle Ravhaya vardıklarmda yaralı bir yabani eşekle
ltarşılaştılar. Durum Resülullah (s.a.v.)'e anlatıldı. O: "Hayvanı
bırakınız. Yakında sahibi gelir", buyurdu. Biraz sonra sahibi olan
el-Behzi Resülullah (s.a.v.)'in yanına gelerek: Ya Resülallah bu av hayvanı
emrinizdedir, dedi. Bunun üzerine Resulullah (s.a.v.) - Ebu Bekir'e hayvan
etini arkadaşlar arasında taksim etmesini emrett.İ. Sonra yo-
luna devam
etti. Nihayet Ruveyse ile Arac arasında bulunan el-Esaye'ye vardıklan zaman bir
gölgelikte uykusuna dalmış bir ceylan ile karşılaştılar. Ceylanda bi)' ok
vardı. (yani av yarası ile yaralanmış vaziyetteydU Ravi demiştir ki: Bunun
üzerine Resulullah (s.a.v.) kimsenin hayvana dokunmaması için kervanın tamamı
geçinceye kadar orada beklemek üzere bir adama talimat verdi."
Yukarıya
mealini yazdığım bu hadisin Malik ile Nesai'nin rivayetlerinde; "Aveti
kendilerine taksim edilmesi emredilenler ihramlılardı" cümlesine
rastlayamadım. Nesai'nin rivciy"etinde bu cümle bulunmadığı gibi
Avnü'l-Mabud'un Malik'ten ve Tekmile yazarının bunlar ile Ahmed ve Beyhaki'den
naklen\aldığı metinlerde de yoktur.
Bu babın
hadisinden- çıkan hüküm ise şudur: Av hayvanı ihramlılar için avlanılmamış
durumda olduğu takdirde bunun etini yemek ihramlılar için helaldır.