SÜNEN İBN-İ MACE

Bablar Konular Numaralar

KİTABU’L-ET’İME

<< 3310 >>

DEVAM: 29- KEBAB (HAKKINDA GELEN HADİSLER) BABI

 

حدّثنا جُبَارَةُ بْنُ الْمُغَلِّسِ. حدّثنا كَثِيرُ بْنُ سُلَيْمٍ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ؛ قَالَ: مَارُفِعَ مِنْ بَيْنِ يَدَيْ رَسُولِ اللهِ صلى الله عليه وسلم فَضْلُ شِوَاءٍ قَطُّ. وَلاَ حُمِلَتْ مَعَهُ طِنْفِسَةٌ.

 

في الزوائد: في إسناده جبارة وكثير بْنُ سليم، وهما ضعيفان.

 

Enes bin Mâlik (r.a.)'den rivayet edildiğine göre: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in önünden kebab artığı hiç kaldırılmamış ve beraberinde tüylü yaygı yüklenilmemiştir.

 

Not: Zevaid'de şöyle denilmiştir: Bunun senedinde Cübare ve Kesir bin Süleym bulunur. Bu iki nivi zayıftır.

 

AÇIKLAMA:     Zevaid nevinden olan bu hadis, Resül-i Ekrem (s.a.v.)'in halinin dünya halkının haline benzemediğini ifade eder. Çünkü sofrasında et bulunduğu zaman çok az mikdarda bulunduğundan dolayı bir şey artmıyordu ve bir yere gittiği zaman beraberinde götürülen yaygı tüysüz olurdu, tüylü bir yaygı üstünde istirahat buyurmazdı.