9- KAMİSİN UZUNLUĞU NE
KADAR OLMALIDIR? BAB!
حدّثنا
أَبُو بَكْرِ
بْنُ أَبِي
شَيْبَةَ. حدّثنا
الْحُسَيْنُ
بْنُ عَلِيٍّ
عَنِ ابْنِ
أَبِي
رَوَّادٍ،
عَنْ
سَالِمٍ،
عَنْ أَبِيهِ،
عَنِ
النَّبِيِّ
صلى الله عليه
وسلم قَالَ: ((الإِسْبَالُ
فِي
الإِزَارِ
وَالْقَمِيصِ
وَالْعِمَامَةِ.
مَنْ جَرَّ
شَيْئاً خُيَلاَءَ،
لَمْ
يَنْظُرِ
اللهُ
إِلَيْهِ يَوْمَ
الْقِيَامَةِ)). قَالَ
أَبُو بَكْرٍ:
مَا
أَغْرَبَهُ!
Sâlim'in babası
(Abdullah bin Ömer) (r.a.)'den rivayet edildiğine göre; Nebi (Sallallahu Aleyhi
ve Sellem) şöyle buyurmuştur: «Îsbâl (yâni yasak olan elbise sarkıtma - uzatma
işi) izâr (yâni bedenin belden aşağısını örten elbise) de, kamîs (uzun
gömlek-entari) de ve sarıktadır. Kim (giydiği elbiseden) bir şeyi kibirlenerek
sürüklerse Allah kıyamet günü ona bakmaz.»
(Müellifin
şeyhi) Ebû Bekir (bin Ebî Şeybe) demiştir ki t Ben (râvi) İbn-i Ebî Revvâd'ı
tanımam.
AÇIKLAMA: Bu hadisi Ebu Davud ve Nesai de rivayet etmişlerdir.
İzar, yani
belden aşağısını örten elbisenin uzunluk durumu 7. babta geçen 3572 - 3574.
hadislerde ve izahlarında geçti. İzar'ı topuklan örtecek derecede uzatıp
sarkıtmanın yasaklığı ve vebali orada anlatıldı.
İzar denilen
elbiseyi topukları örtecek derecede sarkıtmaya İsbal denilif.
Bu hadis,
isbarın kamiste yani uzun gömlek ve entaride de yasak olduğunu bildirir. İbn-i
Reslan demiş ki: İsbal, üstte ve altta giyilen rida, aba, kaftan ve car ile
ihram gibi giyilen elbisede de yasaktır.
Hulasa giyilen
her nevi elbisenin topukları örtecek kadar uzun tutulması İsbal sayılır. İbn-i
Reslan bunu demek istemiştir.
Hadis, sarıkta
da isbarın yasaklığını bildirir.
Avnü'l-Mabüd
yazarının beyanına göre İbn-i Battal: Sarıkta isbarden maksad sarığının ucunu
mutad olan mikdardan fazla sarkıtmaktır, demiştir. Bu husus 15. babta rivayet
olunan 35117. hadisin izahı bölümünde tekrar ele alınıp anlatılacaktır.
Gömlek ve en
tari gibi elbisenin kollarını adetten fazla uzatmak da İsbal sayılır.
En-Neyl'de beyan edildiğine göre Kadı iyaz: Elbisenin örf ve adetten fazla uzun
veya geniş tutmanın mekruhluğunu ilim erbabından nakletmiştir.
Müellifimizin
şeyhi Ebü Bekir bin Ebi Şeybe senedin ravilerinden İbn-i Ebi Revvad'ı
tanımadığını söylemiştir. Miftahül-Hace yazarı bu hususla ilgili olarak şöyle
der: İbn-i Ebi Revvad Abdülaziz hakkında müteaddid zatlar konuşmuştur, El-Hafiz
Safiyyüddin, Tehzibü'i-Kemal'de: Abdülaziz bin Ebi Revvad'ın ismi Meymün
el-Atki'dir. Yahya el-Kattan, İbn-i Main ve Ebü Hatim onu sıka yani güvenilir
saymışlardır, der. İbn-i Adi ise: Bu ravinin bazı hadisleri başka hadislerle
teyid edilmemiştir, der.