DEVAM: 1- DuA ETMENİN
FAZİLETİ BABI
حدّثنا
مُحَمَّدُ
بْنُ يَحْيَى.
حدّثنا أَبُو
دَاوُدَ.
حدّثنا
عِمْرَانُ
الْقَطَّانُ عَنْ
قَتَادَةَ،
عَنْ سَعِيدِ
ابْنِ أَبِي الْحَسَنِ،
عَنْ أَبِي
هُرَيْرَةَ،
عَنِ
النَّبِيِّ
صلى الله عليه
وسلم
قَالَ
((لَيْسَ
شَيْءٌ
أَكْرَمَ
عَلَى اللهِ،
سُبْحَانَهُ،
مِنَ
الدُّعَاءِ)).
Ebu Hureyre
(r.a.)'den rivayet edildiğine göre Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
şöyle buyurmuştur: «(Zikir sözlü ibadetlerden) hiç bir şey Allah sübhanehu
katında dua'dan daha faziletli değildir.»
Diğer tahric:
Tirmizi ve Ahmed Müsned. Buhari de el-Edebu'l-Müfred'de bu hadis'i rivayet
etmiştir. Hakim ve İbn-i Hibban bu hadisin sahih olduğunu söylemişlerdir.
AÇIKLAMA: Sindi; Bu hadisten maksad, dua'nın diğer sözlü ibadetlerden üstünlüğüdür.
Bu itibarla duanın namaz ibadetinden üstünlüğü anlamı çıkarılamaz. (Çünkü namaz
sözlü ve fiili ibadettir).
Hadisten maksad
şu olabilir: En çabuk kabul olunan ve en çok etkili olan zikir duadır. Hadisteki
dua'dan maksad Allah yoluna davet olabilir. Bu takdirde hadisin manası
şöyledir: Allah katında en üstün amel O'nun yoluna, hidayete davet görevidir ki
bu görevi peygamberler ve onların mirasçıları durumundaki alimler ifa ederler.
Bu yorum şekli de açık ve sağlıklıdır, der.