SÜNEN İBN-İ MACE

Bablar Konular Numaralar

KİTABU’D-DEA’

<< 3838 >>

3- RESULULLAH (S.A.V.)'İN ALLAH'A SIĞINDIĞI ŞEYLER (HAKKINDA GELEN HADİSLER) BABI

 

حدّثنا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِي شَيْبَةَ. حدّثنا عَبْدُ اللهِ بْنُ نُمَيْرٍ. ح وَحَدَّثَنَا عَلِيُّ بْنُ مُحَمَّدٍ. حدّثنا وَكِيعٌ، جَمِيعاً عَنْ هِشَامِ بْنِ عُرْوَةَ، عَنْ أَبِيهِ، عَنْ عَائِشَةَ؛ أَنَّ النَّبِيَّ صلى الله عليه وسلم، كَانَ يَدْعُو بِهؤُلاَءِ الْكَلِمَاتِ  ((اللّهُمَّ! إِنِّي أَعُوذُ بِكَ مِنْ فِتْنَةِ النَّارِ وَعَذَابِ النَّارِ. وَمِنْ فِتْنَةِ الْقَبْرِ وَعَذَابِ الْقَبْرِ. وَمِنْ شَرِّ فِتْنَةِ الْغِنَى وَشَرِّ فِتْنَةِ الْفَقْرِ. وَمِنْ شَرِّ فِتْنَةِ الْمَسِيحِ الدَّجَّالِ. اللّهُمَّ! اغْسِلْ خَطَايَايَ بِمَاءِ الثَّلْجِ وَالْبَرَدِ. وَنَقِّ قَلْبِي مِنَ الْخَطَايَا كَمَا نَقَّيْتَ الثَّوْبَ الأَبْيَضَ مِنَ الدَّنَسِ. وَبَاعِدْ بَيْنِي وَبَيْنَ خَطَايَايَ كَمَا بَاعَدْتَ بَيْنَ الْمَشْرِقِ وَالْمَغْرِبِ. اللّهُمَّ! إِنِّي أَعُوذُ بِكَ مِنَ الْكَسَلِ وَالْهَرَمِ وَالْمَأْثمِ وَالْمَغْرَمِ)).

 

Aişe (r.anha)'dan rivayet edildiğine göre Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şu cümlelerle dua ederdi: «Allahım! cehennem ateşinin fitnesinden cehennem ateşinin azabından, kabir fitnesinden, kabir azabından, zenginlik fitnesinin, şerrinden, fakirlik fitnesinin şerrinden ve Deccal-i Mesih'in fitnesinin şerrinden sana sığınırım. Allahım! Günahlarımı kar ve dolu suyu ile yıka. ve beyaz elbiseyi kirden temizler gibi kalbimi hatalardan arındır. Benimle hatalarımın arasını da doğu ile batının arasını uzaklaştırdığın gibi uzak kıl. Allahım! Tembellikten, bunaklık derecesinde ihtiyarlıktan, günahtan ve borç'tan ve borçluluktan sana sığınırım. »

 

 

Diğer tahric: Bu hadisi; Buhari, Müslim, Tirmizi ve Nesal de rivayet etmişlerdir.

 

AÇIKLAMA:      Hadiste geçen fitne kelimesinin asıl manası sınav ve denemektir. Başka manalara da gelir. Burada bir kaç defa kullanılan bu kelime ile kasdedilen manayı aşağıda açıklayacağım:

 

Cehennem ateşinin fitnesinden maksad, cehennem ateşine sürükleyici tutum ve davranışlardır. Bununla, cehennemde görevli zebanilerin, cehenneme girenlere: Size uyarıcı peygamber gelmedi mi? şeklinde pişman ettirici sorusu kasdedilmiş olabilir.

 

Kabir fitnesinden maksad da orada meleklerin sorularına cevab verememek ve şaşkınlık içinde kalmaktır.

 

Zenginlik fitnesi; kibirlenmek, azmak, malı haram yolla kazanmak ve günah yollarda harcamak. servet ve zenginlik etiketi ile mağrur olmaktır.

 

Fakirlik fitnesi ise; zenginleri çekememek, mallarına göz dikmek, şeref ve haysiyet kırıcı zillete düşmek, Allah'ın verdiği rızık'a rıza göstermeyip şikayetçi olmak gibi sonu felaket olan davranışlardır.

 

Tuhfe yazarının beyanına göre Gazali: Zenginlik fitnesi; mal toplama hırsına kapılmak, helal haram demeden servet biriktirme gayretine düşmek, zekat gibi farz veya vacib olan harcamalardan kaçınmak, mal'ın hukukuna riayet etmemektir. Fakirlik fitnesinden maksad da; Yoksulluğa sabretmemek, kazanç temini için haram yollardan kaçınmamak, İslamiyet ve mürüvvete yakışmayan bir takım zilletlere düşmek ve bu yüzden haram rızık peşine düşmektir, der.

 

Günahların kar ve dolu ile yıkanması, doğu ile batı arasındaki uzaklık gibi bir uzaklıkla günahların sahibinden uzaklaştırılması tabirleri, mecazidir. Maksad bütün hata ve günahların silinmesi ve sahibinin günahsız hale gelmesidir.

 

Kar ve dolu'nun temiz ve temizleyici olduğu hükmü de çıkarılmıştır.

 

Deccal'a mesih lakabmın verilmesi sebebi değişik şekillerde açıklanmıştır: Bir kavle göre Deccal'ın bir gözü silik olduğu için, diğer bir kavle göre yüzünün bir tarafında göz ve kaş yeri olmayıp tamamen düz olduğundan dolayı ona bu ünvan verilmiştir. Başka bir kavle göre Deccal yer yüzünün her tarafını tarayacağı için ona mesih denilmiştir.

 

Metsem: İnsanı günaha sokan şey, günah işlemeye sebep olan şey ve günah manalarına gelir. Burada bu şekillerde yorumlanabilir.

 

Mağrem: Günahlar ve masiyetler borçluIuğu, kul'a mali borç ile borçlu olmak manasına yorumlanabilir. Mali borçtan maksad, haram işler uğrunda borçlanmak veya helal işleri için kişinin ödeyemeyeceği meblağda borç altına girmesidir. Adamın ödeyebileceği bir mikdar borç altına ihtiyacından dolayı girmesi bu hükmün dışında kalır. el-Cezeri, en-Nihaye'de bu durumu belirtmiştir.

 

Bu hadiste buyurulan dua, müslümanların böyle dua etmesini öğretmek veya onların anılan tehlikelerden ve şerlerden korunması içindir. Çünkü peygamberler günahlardan masum olup cennetin en yüce mertebeleri ile müjdelenmişlerdir.