DEVAM: 3- DÜNYA (RAHATI
VE Nİ'METLERİNİN KIYMETİ} NİN DURUMU BABI
حدّثنا
أَبُو
مَرْوَانَ،
مُحَمَّدُ
بْنُ عُثْمَانَ
الْعُثَمَانِيُّ.
حدّثنا
عَبْدُ الْعَزِيزِ
بْنُ أَبِي
حَازِمٍ عَنِ
الْعَلاَءِ
بْنِ عَبْدِ
الرَّحَمنِ،
عَنْ أَبِيهِ،
عَنْ أَبِي
هُرَيْرَةَ؛
قَالَ: قَالَ
رَسُولُ اللهِ
صلى الله عليه
وسلم: ((
الدُّنْيَا
سِجْنُ
الْمُؤْمِنِ
وَجَنَّةُ
الْكَافِرِ)).
Ebu Hureyre
(r.a.)'den rivayet edildiğine göre; Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
şöyle buyurdu, demiştir: Dünya mu'minin zindanı ve kâfir'in cennetidir.
Diğer tahric:
Bu hadisi Müslim, Tirmizi ve Ahmed de rivayet etmişler.
AÇIKLAMA: Sindi: Dünyanın mu'min için zindan ve kafir için
cennet sayılması sebebiyle ilgili olarak: Çünkü mu'min dünya hayatında bol
nimetler içinde olsa bile cennetteki nimetler onun için çok daha üstün ve
hayırlıdır. Kafir dünya hayatında sıkıntı içinde olsa bile o sıkıntılı hayatı,
cehennemdeki haline nazaran cennet hayatı gibidir, der.
Tuhfe yazarının
naklen beyanına göre Nevevi bu hadisin izah bölümünde: Bu hadisin manası
şöyledir: mu'min, dünya hayatında haram olan nefsi arzulardan ve şehvete
yönelik davranışlardan, keza mekruh olan şeylerden menedilmekle ve nefse zor
gelen bir takım ibadetlerin yükümlülüğü altına sokulmakla bir nevi zindana
atılmış gibidir. Çünkü hareketleri kısıtlanmıştır. Vefat ettiği zaman,
yasaklamalar ve yükümlülükler kalktığı için rahata kavuşmuş, serbest bırakılmış
olarak Allah'ın kendisi için hazırlamış olduğu ebedi nimetlere ve tam mutluluğa
erişmiş olur. Kafir ise geçici olan dünya hayatında bir takım nimetlere
kavuşmuş olabilir. Öldüğü zaman ise sonsuza dek azab içinde kalacak mutsuz bir
kimsedir, der.
EI-Münavi de:
mu'min haram olan nefsi arzulardan men edildiği için sanki zindandadır. Kafir
ise onun aksine nefsi arzuların peşinde sorumsuzca hareket ettiği için sanki
cennettedir, demiştir.