DEVAM: 24- VERA' BABI
حدّثنا
عَبْدُ اللهِ
بْنُ
مُحَمَّدُ
بْنُ رُمْحٍ.
حدّثنا
عَبْدُ اللهِ
بْنُ وَهْبٍ
عَنِ
الْمَاضِي
بْنِ
مُحَمَّدٍ
عَنْ عَلِيَّ
بْنِ
سُلَيْمَانَ،
عَنِ
الْقَاسِمِ
بْنِ مُحَمَّدٍ،
عَنْ أَبِي
إِدْرِيسَ
الْخَوْلاَنِيِّ،
عَنْ أَبِي
ذَرٍّ؛ قَالَ:
قَالَ
رَسُولُ اللهِ
صلى الله عليه
وسلم: ((لاَعَقْلَ
كَالتَّدْبِيرِ,
وَلاَوَرَعَ
كَالْكَفِّ.
ولا حسَبَ
كَحُسْنِ
الْخُلُقِ)).
في الزوائد:
في إسناده
القاسم بْنُ
محمد المصريّ
وهو ضعيف.
Ebu Zer'
(r.a.)'den rivayet edildiğine göre; Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
şöyle buyurdu, demiştir: Tedbir gibi bir akıl yok, nefsi (müslümanlara eziyet
etmekten) alıkoymak gibi bir vera' (= günah ve şüpheli şeylerden dikkatle
sakınmak) yok ve huy güzelliği gibi bir şeref yoktur.
Not: Zevaid'de
şöyle denilmiştir: Bunun senedinde el-Kasim bin Muhammed el-Misrl bulunur. Bu
ravi zayıftır.
AÇIKLAMA: Hadiste geçen "Tedbir'' kelimesinden maksad ileri görüşlü. işlerin
sonuçlarını düşünen, yararlı ve zararlı yönleri iyi kestirebilen akıldır. Yani
en değerli akıl bu niteliği taşıyan akıldır.
Vera': Yukarda
müteaddid defa belirttiğim gibi haram ve şüpheli şeylerden titizlikle
sakınmaktır. Keff de hemen hemen aynı manayı ifade eder. Çünkü bu da nefsi
yasak şeylerden vazgeçirmek, alıkoymak demektir. Bu itibarla Tıybi: Burada
Keff'ten maksad nefsi müslümanlara eziyet etmekten alıkoymaktır, demiştir. Biz
de buna göre terceme etmeyi tercih ettik.