DEVAM: 30- TEVBEYİ
(HATIRLAMAK) BABI
حدّثنا
مُحَمَّدُ
بْنُ يَحْيَى
إِسْحَاقُ بْنُ
مَنْصُورٍ،
قَالاَ:
حدّثنا
عَبْدُ الرَّزَّاقِ.
أَنْبَأَنَا
مَعْمَرٌ قا :
قَالَ الزُّهْرِيُّ:
أَلاَ
أُحَدِّثُكَ
بَحَدِيِثَيْنِ
عَجِيبَيْنِ؟
أَخْبَرَنِي حُمَيْدُ
بْنُ عَبْدِ
الرَّحْمنِ
عَنْ أَبِي
هُرَيْرَةَ،
عَنْ رَسُولِ
اللهِ صلى الله
عليه وسلم
قَالَ: ((أَسْرَفَ
رَجُلٌ عَلَى
نَفْسِهِ. فَلَمَّا
حَضَرَهُ
الْمَوْتث
أَوْصى
بَنِيهش
فَقَالَ:
إِذَا أضنَا
مِتُّ
فَأحْرِقُونِي،
ثُمَّ
اسْحَقُونِي،
ثُمَّ
ذَرُّونِي
فِي الرِّيحِ،
فِي
الْبَحْرِ،
فَوَاللهِ!
لَئِنْ
قَدَرَ
عَلَيَّ
رَبِّي
لَيُعَذِّبِني
عَذَاباً
مَاعَذَّبَهُ
أَحَداً.
قَالَ، فَفَعَلُوا
بَهَ ذلِكَ.
فَقَالَ
لِلأَرْضِ:
أَدِّي
مَأَخَذْتِ.
فَإِذَا هُوَ
قَائِمٌ. فَقَالَ
لَهُ: مَا
حَمَلَكَ
عَلَى مَا
صَنَعْتَ؟
قَالَ: خَشْيَتُكَ
((أَوْ
مَخَافَتُكَ))
يَا رَبِّ!
فَغَفَرَ
لَهُ،
لِذلِكَ)).
Ebu Hureyre
(r.a.)'den rivayet edildiğine göre; Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
şöyle buyurmuştur: Bir adam kendine israf etti (yani aşırı derecede günahlar
işledi). Sonra ölüm döşeğine düşünce oğullarına vasiyet ederek: Ben öldüğüm
zaman cesedimi yakınız, sonra ufaltıp kül haline getiriniz ve beni (m külümü)
rüzgara ve denize saçınız. Çünkü Allah'a yemin ederim ki, eğer Rabb'im bana
kadir olursa hiç kimseye vermediği bir azabı bana muhakkak verecektir, dedi.
Resul-i Ekrem (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) buyurdu ki: Onlar da adam'a öyle
yaptılar. Bunun üzerine (Allah) yere: Aldığını (geri) ver, buyurdu. Adamda o
anda kalkıverdi ve Al lah ona: Seni bu yaptığına sürükleyen nedir? dedi. Adam:
Senin haşyetin (veya senin mahafetin —Yani senden olan korkum. Ya Rabbi! dedi.
Allah da onu bu sebebten dolayı
Bu hadisi
Buharı, "Tevhid", "Rıkak" ve "Beni İsrail"
(3478); kitablarında, Müslim de "Tevbe'' kitabının 4. babında rivayet
etmişler.
MÜSLİM HADİSİ VE İZAH: