SÜNEN İBN-İ MACE

Bablar Konular Numaralar

KİTABU’L-AHKAM

<< 2308 >>

1- KUDAT (=KADILAR) IN DURUMLARININ ANLATILDlĞI BAB

 

حدّثنا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِي شَيْبَةَ. حدّثنا مُعَلَّي بْنُ مَنْصُورٍ، عَنْ عَبْدِ اللهِ بْنِ جَعْفَرٍ، عَنْ عُثْمَانَ بْنِ مُحَمَّدٍ، عَنِ الْمَقْبُرِيِّ، عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ، عَنِ النَّبِيِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ:  ((مَنْ جُعِلَ قَاضِياً بَيْنَ النَّاسِ، فَقَدْ ذُبِحَ بَغَيرٍ سَكِّينٍ)).

 

Ebû Hureyre (r.a.)'den rivayet edildiğine göre: Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: «İnsanlar arasında kadı (yâni hükmedici)  kılınan kimse, bıçaksız boğazlanmış olur.»

 

 

Diğer tahric: Bu hadisi Ebu Davud, Tirmizi, Nesai, Ahmed, Hakim ve Beyhaki de rivayet etmişlerdir.

 

AÇIKLAMA:    Halk arasında hüküm vermek üzere görevlendirilen kimsenin bıçaksız boğazlanmış olmasının yorumu ve kasdedilen mana ile ilgili olarak Avnü'l-Mabüd yazarı aşağıdaki nakilleri aktarmıştır:

İbn-i Salah: Maksad, manen boğazlanmaktır. Çünkü bu göreve atanan kişi dünya ateşi ile ahiret ateşi arasında kalır. Dürüst görev yaparsa dünya azabına uğrar. Günün havasına uyarak dürüstlükten saparsa ahiret azabına maruz kalır, demiştir.

Hattabi ve kendisine tabi olanlar ise: Hadiste bıçakla boğazlanma ifadesinin bırakılarak bıçaksız boğazlanma ifadesinin kullanılmasının iki nedeni vardır: Birincisi, bu göreve atanma dolayısıyla korkulan husüsun atanan kişinin hayatının tehlikeye düşmesi değil, dininin helak olmasıdır. İkincisi: Bıçakla boğazlanan kişi pek ıztırap duymaz. Boğmak ve benzeri yolla, bıçaksız boğazlamanın duyduğu elem çok daha büyük olur. İşin ağır mes'uliyetine dikkatleri çekmek için bu ifade tercih edilmiş, demişlerdir.

Es-Sübül'de de: Kadılığı üstlenmenin büyük mes'uliyeti burada ifade edilmiştir. Hadiste sanki şöyle buyuruluyor: Hakimliği üstlenen kişi canını bOğazlanmaya hazırlamıştır. Bu itibarla bundan uzak durmalıdır. Çünkü hakkı bile bile veya hakkı bilmeden haksızlıkla hükmederse şüphesiz cehennemlik olur. Boğazlanmanın ''bıçaksız olduğu'' ifadesinin kullanılmasının hikmeti şudur: Bundan maksad gerçek boğazlanma değildir. Gaye, nefis ve canın ahiret azabı ile helak olmasıdır, denilmiştir."